Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantı öncesi açıklamalarda bulunan Yılmaz, “Türkiye ekonomisi 2022’de yüzde 5,6 büyüdü, depremin etkilerine rağmen 2023’ün ilk çeyreğinde büyüme yüzde 4 oldu. Makine teçhizat yatırımları 2023’ün ilk çeyreğinde yüzde 8 büyüyerek kesintisiz büyüme sürecini 14’üncü çeyreğe taşıdı. 2023’ün ikinci çeyreğinde otomobil satışları 2023’ün ikinci çeyreğine göre yüzde 57,6 arttı. geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 2023. Reel kesim inanç endeksi 2023 yılının ikinci çeyreğinde yılın ilk çeyreğine göre iki puan artarak Haziran ayı itibarıyla 105,7 oldu.
İstanbul’daki iş dünyası temsilcileriyle bir araya gelen Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “OVP çerçevesinde Türkiye ve İstanbul Ekonomi Gündem? Toplantıya, İhracatçılar Meclisi (TİM) başta olmak üzere çok sayıda iş insanının, STK temsilcilerinin, dernek başkanlarının ve üyeleri dahil çok sayıda iş insanının katılacağı öğrenildi.
“DİNAMİK ÖZEL SEKTÖR ÇALIŞMALARIMIZ, ÜRETİCİ GİRİŞİMCİLERİMİZ VE MÜŞTERİLERİMİZ VAR”
Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye’nin asrın vizyonu çerçevesinde ekonomik yapımızı iş dünyamızla mutabakat içinde güçlendirmek istiyoruz. Tüm paydaşlarımız ve sanayi ve ticaret temsilcilerimiz her zaman ekonomi alanında kırdığımız rekorların mutfağında olmuştur. Türkiye’nin üç yıllık makro-ekonomik hedeflerini ve ekonomik ve sosyal alanda izlenecek politikaları içeren orta vadeli program olan OVP’den hemen önce sizlerle fikir alışverişinde bulunmayı planlıyoruz. Uzun vadeli programın ardından 12. Kalkınma Planı ve eylül ve ekim aylarında yine meclisimizin iradesine sunacağımız merkezi yönetim bütçe süreçleri, özel daire ve çalışma birimlerinin öneri ve beklentileri yönetim anlayışına yansıtılacaktır.Ekonomik istikrarı bozan ve fiyatları yükselten salgının etkileri artık tamamen ortadan kalkmadan Rusya-Ukrayna savaşının etkileri ve ülkemizde yüzyılın felaketi olarak nitelendirilen sarsıntının etkileri eklendi. 14 ve 18 Mayıs seçimleri ile siyasi belirsizliklerin ortadan kalktığı ülkemizde siyasi istikrarımız güçlenmiştir. Halkımızın güçlü demokratik iradesiyle bir kez daha göreve başlayan Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, dünyanın ve bölgemizin içinde bulunduğu bu zorlu dönemi atlatmak ve Türk yüzyılına daha güçlü bir şekilde ilerleyebilmek için ülkenin tüm üretim imkanlarını ve potansiyelini harekete geçirmenin gayreti içindeyiz. Bu yöndeki çalışmalarımızda yalnız olmadığımızı biliyoruz. 21 yıldır olduğu gibi dinamik özel şube işletmemiz AŞ’yi üreten girişimci ve esnafımız var. Çalışanı, patronu, aklı ve alın teri ile Türkiye için katma değer üreten insan sermayesine sahibiz. Bu vesileyle, depremden etkilenen illerimize takviye sağlayan konteyner kentlerden, depremzede vatandaşlarımıza gıda yardımı yapan tüm iş insanlarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum.”
“6 AYLIK İHRACATIMIZ 123,4 MİLYAR DOLAR SEVİYESİNDE”
Cevdet Yılmaz, “Dalınan kamu, özel sektör ve sivil toplumun koordinasyonu ile birlikte zorlukların üstesinden gelirken başarıları taçlandırdık. Değerli katılımcılar, Türkiye ekonomisi 2022’de yüzde 5,6 büyüdü. 2023’ün ilk çeyreğinde depremin etkilerine rağmen büyüme yüzde 4 oldu. 2023’ün ilk çeyreğinde makine teçhizat yatırımları yüzde 14, 2023’ün ikinci çeyreğinde satışlar yüzde 823 arttı. 2023 yılı Nisan-Mayıs döneminde beyaz eşya satışları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 30,3 arttı Reel kesim inanç endeksi 2023 yılının ikinci çeyreğinde yılın ilk çeyreğine göre iki puan artarak Haziran ayı itibarıyla 105,7 oldu. turizm. Fiyat istikrarı ile birlikte makro finansal istikrarın devamı için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Kredi risk primini içeren 5 yıllık CDS birimimiz bir önceki yıla göre 418 baz puan azalarak 21 Temmuz itibarıyla 447 baz puan oldu. Bu kesinlikle yüksek bir rakam. Ancak eskiye göre oldukça yumuşak bir düşüş var. Bundan sonraki süreçte inşallah hep birlikte daha da alt seviyelere indireceğiz” diye konuştu.
“DİĞER ÜLKELERLE BU İŞ BİRLİĞİ KAZAN-KAZAN TEMELİNDE SÜRDÜRÜLECEKTİR”
Başkan Yardımcısı Yılmaz, “İstihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme politikamızı destekleyici adımlarımızı da sürdürüyoruz. KOBİ’lerimiz ve girişimcilerimize öncelik vererek toplam kredi büyüklüğü 250 milyar TL olan 14 farklı hazine destekli kredi garanti fonu paketini açıkladık. Seçici kredi politikamızı destekler şekilde tüketici kredilerinde, kredilerin tüketimden çok üretim, yatırım ve ihracata yönlendirilmesini sağlayacak ek makroekonomik önlemler aldık. İnsan kaynağı, lojistik gibi potansiyellerini ortaya çıkarmak için iş insanlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. ve altyapı yatırım yoluyla katkıya dönüştürülmektedir. Değerli katılımcılar, önümüzdeki dönemde hedeflerimiz, para politikası ve yapısal reformlarla Türkiye’de finansal istikrarı pekiştirmek, istikrar ve güvenle büyümek, istihdamı artırmak, büyümenin faydalarını adil bir şekilde dağıtmak ve cari açığa sürdürülebilir çözümler getirmektir. Türkiye’deki yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik doğru ve sonuç odaklı reform adımlarıyla yolumuza devam edeceğiz. Değerli dostlar, Cumhurbaşkanımızın 3 ülkeyi kapsayan körfez ülkeleri tipinde ülkemizde hem ikili ticaret hacmimizi hem de doğrudan yatırımlarımızı artıracak tarihi işbirliklerine imza attığını gördük. Bu işbirliklerinin kazan-kazan temelinde devam etmesi diğer ülkelerle de olacaktır. Sadece savunma sanayi veya gıda değil, teknoloji odaklı e-pazar segmenti, yenilenebilir enerji ve çığır açan teknolojilerde de katma değeri yüksek işbirlikleri olacak. Özellikle yatırım ortamının iyileştirilmesine, ihracatçı ve sanayicilerimizin finansman imkânlarının artırılmasına ve yerli milli teknoloji yatırımlarına odaklanıyoruz. vermeye devam edeceğiz. İstanbul Finans Merkezi’nin uluslararası entegrasyonu artırarak finansal piyasalarımızın derinleşmesine katkı sağlamasını bekliyoruz. Sektördeki dönüş ve Yeşil Kalkınma Devrimi hala gündemimizde. Değerli katılımcılar, orta vadeli programda kamu politikalarını makro göstergelerle güncelleyecek, yapısal reformları ortaya koyacak ve bu çerçevede kaynak tahsisine yön vereceğiz. İktisat programımız belli bir disiplin çerçevesinde, vatandaşlarımızın hayatına, üretimine ve piyasalarına doğrudan olumlu yansıyacak bir yaklaşımla hazırlanmaktadır. Orta vadeli programdan en büyük beklentimiz, yatırımcılar ve diğer aktörler açısından belirsizliklerin azaltılması ve öngörülebilirliğin artırılmasıdır. Bu süreçte hangi alanda faaliyet gösterirse göstersin özel şubemizin rolü son derece değerlidir. Hem ekonomik faaliyetleriniz boyutunda yarattığınız ek maliyetle hem de görüş ve fikirlerinizle ileteceğiniz önerileriniz siyasi üretim sürecinde etkili olmuştur ve olacaktır. Toplumumuzun çeşitli kesimleriyle bu ve benzeri istişare toplantılarını yaparak Türk asrındaki yol haritamızı netleştireceğiz ve geleceğe daha güçlü bir şekilde hazırlanacağız.”
